Dursun Özbek’ten Hacıosmanoğlu sözleri: Bir lider bu türlü intikamcı, rövanşist yaklaşımda olabilir mi?

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

T24 Spor

Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, a Spor ekranlarında açıklamalarda bulunuyor. Futbol gündemine dair açıklamalarda bulunan Özbek; TFF, Hacıosmanoğlu idaresi ve MHK hakkında konuşuyor.

Özbek’in açıklamaları şöyle:

“Galatasaray’a olan hallerden memnun değiliz”

“TFF seçimlerinde Sayın İbrahim Hacıosmanoğlu’na destek verdik. Bir evvelki idareden memnuniyetsizlik vardı. Bir yapıdan bahsederek, Sayın Mehmet Büyükekşi yıpranmıştı. Biz de şad değildik lakin onlar da şad değildi! Yapı o denli, yapı şöyle! Sonra Hacıosmanoğlu’nu ve vaatlerini dinledik. Biz de onu destekledik. Lakin Galatasaray’a olan hallerden mutlu değiliz. Vaatleri yerine getiremediğini görüyoruz.”

“Galatasaray formasına aldığımız haber portalı reklamı için TFF’ye yazı yazdık. Onlara sormak zorundayız, prosedür bu türlü. Yazılı olarak sorduk, onlar da ‘İzin veriyoruz, maça çıkabilirsiniz lakin sorumluluk size ait’ dediler. Çıktıktan sonra birinci günden itibaren Türkiye’de yankılanması oldu. Mevzu ile ilgili tenkitler, tenkitler oldu. Sonra TFF, bize ikinci yazıyı yazdı ve ‘Böyle maça çıkamazsınız’ dediler. Sayın Başkan ‘İlk mektupta hal gösterdik’ dedi. Birinci mektuptan çıkamazsınız dediklerini anladıysa, ikinci mektubu neden yazdı? Rakiplerin ve kamuoyunun baskısıyla mı fikri değişti? Bizi eleştiren rakiplerimizden etkilendi.”

“TFF, Fenerbahçe’nin ağzıyla konuşuyor”

“Rakiplerimizin şikayetiyle bahis yargıya gitti. Biz de gittik, sözlerimizi verdik. Bahis ile ilgili yargı takipsizlik kararı verdi. Pekala sonra ne oldu? Sayın Başkan bir programda ‘Ne hikmetse yargı takipsizlik kararı verdi’ dedi. Ne hikmetse ne demek? Bu sözden ne anlıyorsunuz? Sayın Başkan’a bu sözlerle yargı ve kulübü töhmet altında bırakmak yakışıyor mu? Bu birebir rakibimizin ağzı! Biz bunu kabul etmiyoruz! Rakibimizin ağzıyla konuşmaları, bizde soru işareti oluşturuyor.”

“Bir TFF Başkanı, böyle intikamcı, rövanşist yaklaşımda olabilir mi?”

“Okan Hoca, bir hakeme ‘bir daha burada maç yönetemezsin’ demiş ve sevk edilmiş. Sonucunda para cezası vermişler, onu da Tahkim Kurulu kaldırmış. Hatasız olduğu ortaya çıkmış. Devamında Sayın TFF Başkanı ‘Sen hakeme bu lafı ettin, bak sen göreceksin’ O hakemi bir daha senin maçına gönderiyor muyum, göndermiyor muyum!’ diyor. Bir TFF Başkanı, böyle intikamcı, rövanşist yaklaşımda olabilir mi? Okan Hoca senin aslında muhatabına değil! Evet verdin, Eyüpspor maçına verdin! VAR hakemini de ona nazaran ayarladın!”

Maç erteleme talebinin reddedilmesi hakkında açıklama

“Perşembe günü bir Avrupa maçı oynadık uzaktan deplasmanda geldik. TFF’ye yazı yazdık, perşembe oynayan rakiplerimizin pazartesi oynadığı üzere biz de bunu talep ettik. Bilhassa futbolcu sıhhatini dikkate aldık. ‘Pazartesi valilik iki değerli maçı İstanbul’da oynatmak istemiyor. Pazartesi olmaz’ dediler. O vakit ‘Eyüpspor’a sorun ve salı gününe alın’ dedik. Orada da yayıncı kuruluşun istemediğini söylediler. Yayıncı kuruluş ise bu türlü bir müracaatın olmadığını söyledi. Bütün bunlara ne gerek var.”

“Eyüpspor maçına verilen hakem, Okan Hoca’ya inadına… Maç ve VAR hakemini o denli bir hakem seçiyor ki! Trabzonspor’da Trabzonspor’u katletmiş! Bizim Kasımpaşa maçına gelmiş, orada da düzgün değil! Aşikâr bir kasvet var. Pazar günü açıkladım, maç hakemini suçlamadım. Birileri onu formatlayarak gönderdi ve vazifesini yaptı.”

“Müsaade etmem! O denli bir imal var!”

“TFF, MHK ile birlikte Galatasaray’ın muvaffakiyetini, alandaki performansını etkilemek için tavır takınmıştır. Galatasaray Başkanı olarak, emeğimize kimsenin el sürmesine müsaade etmem! Emeğe büyük hürmetim var, kimse bu emeği gasp edemez! Müsaade etmem! O denli bir imal var!”

“El sürenlerin, elini kırarım!”

“1950’li doğumluyum, yoksul bir ilçe olan Şebinkarahisar’da doğdum. Sonra İstanbul’da okudum, erken yaşta babamı kaybettim. 13 yaşında aile reisi oldum, 22 yaşında ticarete başladım. Hayatın bütün zorluklarını gördüm. Ticaret hayatımın büyük bir kısmı otobüs sırtında, Anadolu yollarında geçti. Emeğin ne olduğunu, hayat kurmanın ne olduğunu bilen birisiyim. Kimsenin hakkına, kuruşuna göz dikmedim. Kimsenin hakkımı gasp etmesine müsaade etmem. Galatasaray’ın hakkına, başarısına, puanlarına göz dikenlerin gözünü çıkarırım! El sürenlerin, elini kırarım! Herkes verilen emeğe hürmet duysun!”

“Sayın Başkan bundan sapmadan, Türk futboluna adaleti getirmek zorundadır”

“Kimseden ayrıcalık istemiyoruz. Galatasaray’a ayrıcalık bir ayrıcalık tanımasını istemiyoruz. Seçimde kelam verdikleri üzere Türk futboluna adalet getirmeleri lazım. Sayın Başkan bundan sapmadan, Türk futboluna adaleti getirmek zorundadır. Kelam verdiğinin yapmayan kişinin artık orada oturmasına gerek yok! Adalet arayışı dışında bir talebimiz yok. Kelamlarını yerine getiremeyecekler, bu TFF’ye de muhtaçlık yok!”

“Hafta sonu oynadığımız maçlarda bu yapı kime çalışıyor?”

“Bu nasıl bir yapı? Hafta sonu oynadığımız maçlarda bu yapı kime çalışıyor? Yapının nasıl olduğunu, kim olduğunu, nerede olduğunu söyleyen yok! Fenerbahçe maçından sonra asbaşkanları ‘Bir yapı var, şöyle böyle’ diyor. Sonra 5-6 dakika Galatasaray konuşması ve soru almadı.”

“Aldığımız çok vahim duyumlar var”

“TFF Lideri’ne ziyaretimde ‘Her gün rakip ekip yöneticilerinden bir tanesi burada, ne işi var kardeşim? Burada mı çalışıyorlar?’ dedim. Büyükekşi devrinde de sordum! ‘Ya geliyorlar işte. Siz de gelin’ falan.. Ya ne işimiz var? Bir işimiz varsa gideriz. Yapıyı arıyorlarsa, buradan bakarak arasınlar. Yapı o denli telefonla oluşmaz! Aldığımız çok vahim duyumlar var. Olayın şeyini değiştirmemek açısından futbolun yeşil alanda kalması istikametinde irademiz olduğu için kendimize saklamak istiyorum.”

“Kimse öküz altında buzağı aramasın, yapı dediklerinde aynaya baksınlar”

“Trabzonspor geçen gün ‘TFF yok hükmündedir’ dedi. Biz de birebir görüşteyiz. Bizim emeğimize göz diken, isterse babamın oğlu olsun! Bu emeğe göz dikenin gözünün çıkarırım! El uzatırsan o eli kırarım! Yapı yapı denen formatın oluşması için bu tip görüşmeler lazım! Kimse öküz altında buzağı aramasın, yapı dediklerinde aynaya baksınlar.”

“TFF’den nasıl şad olalım? Son derece başarısız buluyorum”

“Oğuzhan Çakır’a birisi vazife verdi ve yaptı! Daha evvel de Trabzon’da ve bizim Kasımpaşa maçında yaptı. Sabıkalı bir hakem. Misyon adamı, geldi misyonunu yaptı ve gitti. MHK vazifesi verdi, çekinmeden işini yaptı. MHK’ye kim vazife verdi, herhalde Sayın Başkan! Alt alta bunları yazınca, TFF’den nasıl şad olalım? Son derece başarısız buluyorum.”

“Bundan sonra birebir tarafta değiliz!”

“Bundan sonra birebir tarafta değiliz! Onun için artık Oğuzhan Çakır’ı gönder bakalım! Bak o vakit nasıl oluyor işler!”

“Galatasaray’ın artık TFF’ye itimadı kalmadı”

“Seçim daveti Galatasaray’ın inisiyatifinde değil”

“Seçim daveti Galatasaray’ın inisiyatifinde değil. Biz rahatsızlıklarımızı anlatıyoruz. Sayın Hacıosmanoğlu’na da söyledik. Kendisinden tatminkar bir karşılık alamadık. Eyüpspor maçından sonra görüşmedik. Uzun vakitten beri kendisiyle görüşmüyorum. Bunları anlattık fakat bir gelişme görmüyoruz.”

“Galatasaray bir gayret kadrosudur. Onun için ‘Bütün maçlara birebir hakemi ve tıpkı VAR’ı gönderin’ dedim. VAR da Galatasaray için sabıkalı birisi. Sizi ölçtük, tarttık. Bizim gayretimiz bundan sonra buna nazaran olacak. Düzgün niyetten mahrum, uygun niyetin dışına çıkmış tavıra karşı gayret edeceğiz. Bizim için fark etmez, alanda karşılaşacağımız muameleyi biliyorsak; Galatasaray bunların altından kalkar. Biz oyunu hangi kurallara karşı oynayacağımız bilelim, bu bize kâfi. Bizim başarımızı kimse engelleyemez. Karşımızdaki yapının bu olduğunu bilelim. Sarı kartı, kırmızısı.. Rakibimizin ağzıyla konuşmalar, birlikte hareket etmeler! Kâfi ki biz bundan emin olalım! Bizim gayretimizin formu değişir ve ona nazaran hazırlanırız. Oyun yeşil alanda mı, yalı da mı, TFF’nin odalarında mı oynanıyor? Kâfi ki onu bilelim.”

“Acun Ilıcalı muhatabım değil!”

“Acun Ilıcalı muhatabım değil! Aslında olması da mümkün değil! Bahis mevzusuyla ilgili bizse çığırtkanlık yaparken, RTÜK’ten ceza almış bir kanalın sahibi. Söylediklerinin satır ortalarına bakarsanız ortaya Türkiye’nin en büyük kulübünün Galatasaray olduğu ortaya çıkıyor. İnsan durup dururken ‘Galatasaray tek başına olmak istiyor’ diyor. Nereden çıkıyor bu? Biz o denli bir şey mi dedik? Türkiye’de futbol kamuoyu, Türkiye’nin en büyük futbol kulübünün Galatasaray olduğu konusunda birleşiyor. Biz bunu demedik ancak karşı taraftaki algı ve birleştiği nokta, Galatasaray’ın Türkiye’nin en büyük futbol kulübü olduğu istikametinde. Satır ortalarında bunun ezikliği var.”

“Galatasaray’ın Avrupa serüvenine, başka rakiplerin Avrupa serüvenine bakın! Bunlar tescillenmiş şeyler. Biz boşuna ‘Gerçekleri tarih müellif, tarihi de Galatasaray yazar’ demedik. Acun Ilıcalı, kamuoyundaki tesirden etkilenmiş. Bunun ezikliği içinde ‘Siz kendinizi tek kulüp mü sanıyorsunuz?’ diyor.”

“Sözleşmesini dondurmak lafları, Galatasaray’ı yıpratmak isteyenlerin söyledi laflar”

“Mauro Icardi’nin Galatasaray için ne söz ettiği aşikâr. Türkiye’de ve Galatasaray ikon haline gelmiş bir figürü. Kontratını dondurmak lafları, Galatasaray’ı yıpratmak isteyenlerin söyledi laflar. Bunu gündeme getirenler o tip beşerler. Ameliyatı Arjantin’de oldu. Ameliyat sonrasında kendini aradım ve telefonunu açmadı. Dinleniyor diye bildiri geldi, tekrar arayacağım. Bütün Galatasaray topluluğunun, futbol kamuoyunun sevdiği bir isim. Bu üslup Türkiye’ye gelmiş, herkes tarafından sevilen oyunculara çok az rastlarsınız. Icardi de onlardan birisi. Şampiyonluklara katkısı oldu ve çocukların sevgisi. Büyük, küçük herkes halinden ve alandaki performansından ötürü onu sever. Galatasaray o denli vefasız ki, mukavelesini donduracak! O denli bir şey yok!”

“Rakamla ilgili karşılık vermek durumunda değilim”

“Kimseyle Victor Osimhen’in bonservisi için sayı konuşmadım. Sayıyla ilgili yanıt vermek durumunda değilim.”

“Ocak ayı itibariyle mağazacılık manasında Avrupa’da olacağız”

“Sorulabilir diye forma sayılarını aldım. Geçen sene 700 bin forma sattık. Türkiye rekoru mu bilmiyorum, bu türlü bir kıymetlendirme yapmadım. Bu sene maksat 1 milyon, bu sene 570 bin forma sattık. Burada kendi ürettiğimiz formalar hariç! Şu ana kadar rekor kırıyoruz. Günde 1500 tane forma satıyoruz. 1 milyon maksada ulaşırsak, mağazacılık manasında düzgün kar oluyor. Galatasaray’ın yaptığı muahedeye nazaran formadan geliri de yüksek. Bayern Münih euro bazında formayı ne kadar satıyorsa, biz de TL bazından o paraya satıyoruz. Ocak ayı itibariyle mağazacılık manasında Avrupa’da olacağız. Sonrasında Uzak Doğu’da olacağız.”

“Kimse merak etmesin! Eksikleri tamamlayacağız”

“Mauro Icardi’nin alternatifi var mı? Adresi söyleyin gidip bakalım! Alternatifi olan bir futbolcu değil! Okan Hoca ile konuşuyoruz. Devre ortası transferlerini eksiklerimize nazaran yapacağız. Bu eksikleri tamamlayacağız. İsimleri söylersek, işler zora girer. İki bekin olmadığını uygun hatırlattın! Biz de taraftarız, biz de görüyoruz! Kimse merak etmesin! Eksikleri tamamlayacağız.”

Bankalar Birliği ve borç açıklaması

“Devlete vergi borcumuzun olması mümkün değil! Üç ayda bir bütün kulüpler borçsuzlukla ilgili devletten, menajerlerden, oyunculardan ve kulüplerden borçsuzluk kağıdı alması lazım. Bir adama borcunuz varsa, adam ‘Önümüzdeki ay ödenmesini kabul ediyorum’ derse, UEFA nezdinde sorun olmaz. Devlet de birebir halde. Devlete olan ödemelerimizi vaktinde yapmak istiyoruz. Kulübün bütün gelirleri konsorsiyum bankalarının hesaplarında toplanıyor. Evvel vergi ödeniyor. Vergi için hesabından para kesiliyor ve blokeye alınıyor. Vakit zaman yapılandırma muhtaçlığı duyuyoruz. Devlet babaya gidiyoruz ve ‘Efendim sıkıştık. Yasal mevzuata nazaran yapılandıralım’ diyoruz. Devlet kabul etmezse, ödemek zorundasınız. Devlet dairelerinden bu yazıyı alıp, UEFA’ya göndermeniz lazım. Aksi durumda maça çıkamazsınız. Devlete iki senede 3,5 Milyar TL vergi vermişiz. Yalnızca Galatasaray değil, öteki kulüpler de ödüyor.”

“Bankalar Birliği’nden çıkmamız farz. Bu bahis için iki plan geliştirdik. A planına nazaran Florya’da oluşacak kaynak. 2,6 Milyar TL’lik borcun ödenmesi istikametinde plan yürüyor. Evrakları hazırladık, ihaleye çıkacağız. Oradan gelecek parayla kapatabiliriz. B planı da geliştirdik. Onu bugün açıklayamıyorum, önümüzdeki günlerde açıklarım. Bir senede 1,5 Milyar TL’ye yakın faiz ödüyoruz. Türk futbolundaki bütün kulüpler bu faiz ödemesinden kurtulmalı. Bu faiz ödemesi olmasa, hiçbir şeye gereksinimimiz kalmaz.”

Kemerbuzgaz projesi açıklaması

“Kemerburgaz için dilimi ısırıyorum, bitti demeye korkuyorum. Tez canlı birisiyim. Dönem başında taşınacağımızı söyledim fakat birtakım müteahhitler ile ortamızda uyumsuzluklar oldu. Süremiz 2-3 ay gecikti. Bir kısım paklık, bir kısım boya etabında. Devre ortasında oraya geçmek zorundayız. Florya ihalesi olacak, orayı teslim etmek zorunda kalacağız.”

Detaylar geliyor…